Freud'un kitabına gelince, dün geldi merak edip hemen okuyayım dedim ama beklentimden farklı çıktı. Altını çizdiğim yerleri paylaşacağım, fakat bazı yerleri çok sevdiğimi söyleyemeceğim. Sayfa 38'de Özdeşleştirme bölümü ve o bölüm de sayfa 41'de "Erkeklerde eşcinselliğin oluşumu genelde şöyledir" diyerek kısaca şöyle özetlemiş. Erkeklerde eşcinselliğin oluşumu genellikle Oidipus Kompleksi ile açıklanır. Her erkek, çocuk yaşta annesiyle özdeşleşir ama bazılarında bu özdeşleşme kalıcı hale gelir ve kendi benliğini yitirip annesinin hoşlanabileceği şeylere (erkeklere) ilgisini artırmasına yol açar.
Bana saçma geldi bu kısım.
Altını çizdiğim hoşuma giden yerleri paylaşıyorum, iyi okumalar..

Bir bireyin yalnızken olduğu haliyle grup içindeki halinin ne kadar 
farklı olduğunu kanıtlamak kolaydır ama bunun nedenlerini keşfetmek çok 
da kolay değildir. 
Zihnin bilinçli olan kısmı bilinçaltı ile karşılaştırıldığında daha 
küçük bir öneme sahiptir. En usta analizciler, en zeki gözlemciler bile 
bireyin davranışlarını belirleyen az sayıdaki güdülerden daha fazlasını 
bulurken nadiren başarılı oldular. Bizim bilinçli hareketlerimiz, 
zihnimizde kalıtsal olarak var olan bilinçaltı temelinin bir sonucudur. 
Bu temel, nesilden nesile miras bırakılan ve bir ırkın düşünce yapısını 
oluşturan çok sayıda ortak özellikten oluşmaktadır. Hareketlerimizin 
belirli olan nedenlerinin arkasında, hiç kuşku yok ki itiraf etmediğimiz
 gizli nedenler de vardır. Bu sebeplerin de arkasında bizim bilmediğimiz
 daha da gizli birçok neden vardır. Bizim günlük hareketlerimizin büyük 
bir kıdmı gözlemlemekten kaçtığımız gizli dürtülermizin sonucudur.
Grup içindeki en çelişkili fikirler bile yan yana olabilir ve aralarındaki mantıksal zıtlıktan hiçbir sorun 
çıkmaksızın birbirini hoş görebilir. Psikanalistlerin de uzun zamandan 
beri dikkat çektikleri bu durum bireylerin, çocukların ve sinir hastalığı olan kişilerin, bilinçaltındaki zihinsel hayatlarında olan durumdur.
Dini inançların ne kadar hoş görüşsüz olduğunu ve insanlar üzerinde ne kadar baskıcı etki uyguladıklarını herkes bilir. Kitleler zayıflamayan muhafazakarlık iç güdülerine sahiptirler ve geleneklere puta taparcasına saygı duyarlar. Hayatlarının gerçek şartlarını değiştirecek her yenilikten, bilinçsiz olarak nefret ederler.
...kendini sevgi dini olarak adlandırsa bile bir din kendisine ait 
olmayanlara karşı sert ve sevgisiz davranmaya mecburdur. Aslında temel 
olarak ele alındığında, aynı şekilde, her din, sadece kucakladığı 
insanlar için bir sevgi dinidir. Öte yandan kendisine ait olmayanlara 
karşı ise zalim ve hoşgörüsüz olmak bütün dinlerin tabiatında vardır.
Bizim bilinçli hareketlerimiz, zihnimizde kalıtsal olarak var olan 
bilinçaltı temelinin bir sonucudur. Bu temel, nesilden nesile miras 
bırakılan ve bir ırkın düşünce yapısını oluşturan çok sayıda ortak 
özellikten oluşmaktadır. Hareketlerimizin belirli olan nedenlerinin 
arkasında, hiç kuşku yok ki itiraf etmediğimiz gizli nedenler de vardır.
 Bu sebeplerin de arkasında bizim bilmediğimiz daha da gizli birçok 
neden vardır.
Erkeklerde eşcinselliğin oluşumu genellikle Oidipus Kompleksi ile açıklanır. Bu kısmın devamı korkunctu bence. Bir erkek çocuk annesi olarak tüylerim diken diken oldu. Buna pedagoglar güvenli bağlanma diyorlar. Anne bebek arasındaki ilişkinin sağlam temellere dayanması, öte yandan da bebeklikten itibaren her bakımdan ayri bir birey olduğunun bilincinde olması durumu yani. Dogru olanı bu çünkü. Ayrica İlkayin yorumuna da katılıyorum.
YanıtlaSilKız çocukları olan bölümde de babayla ödeşleşmenin sonunda kız büyüdükçe annesini kıskanır onun yerine geçmek ister diyerek devam ediyordu. O yüzden o bölümü özellikle belirttim. Hayranlıktan bağlanmadan ötesinden bahsediliyor. Bir erkek çocuğunun annesine, bir kız çocuğun babasına cinsel bir haz duyma düşüncesi bile korkunç.
SilÖncelikle hoşgeldiniz. O cümle için verilecek yanıt 'bence' hem evet hem hayır. Bunu şöyle örnekleyebilirim, tabi her zaman ve her kişi için geçerli değil bu örneklemeler. Bir spor müsabakası, yada tv lerdeki abuk sabuk yarışmalar, dizilerdeki karakterler, toplu olarak var oldukları ortamlarda zamanla kendilerini açık ediyor. abuk sabuk şey için tartışma öncü olma isteği. Müsabakalarda o smacı o golü ben atayım diye bomboştaki arkadaşına pas vermeme. Ve yahut Lost dizisinde ki gibi kitle içinde gruplaşma herkesin grup adına karar alması bu tür örnekler bu sözü biraz doğruluyor gibi.
YanıtlaSilBu cümleyi okuduğumda bana direkt bu durumlar bu örnekler geldi, belki yalnış belki doğru bir bakış açısı ama topluluk içinde herkes kendinin dediği olsun ister, çıkar hırs egoyu da ekleyince, o barbarlığı yaratıyor diye düşünüyorum.
Kesinlikle, tam nokta atışı oldu bu. Linç kültürü, trollük, zorbalık. Anne baba çocuğunu bambaşka biliyor ama sosyal medyada tam bir sosyopat.
YanıtlaSil