Son bir kaç yıldır günlüklere, mektuplara anılara sardım. Sevdiğim beğendiğim hatta hayranlık duyduğum isimlerin anılarını, ilişkilerini, aklından geçenleri, üzüldüğü sevdiniği öfkelendiği şeyleri okumak kitaplarını okurkan farklı bir anlam katıyor. Yazara farklı bir pencereden bakmama ne demek istediğini altını çizmesede anlamamı sağlıyor. Benzeyen yönlerimi içimden geçenleri gördüğüm zamansa hayranlığım daha çok arttığı gibi neden tanışmadık diye üzüntümde çoğalıyor.
Bunun ilk örneği Tezer Özlü. Tezer Özlü'den Leyla Erbil'e mektuplar kitabı, bu türlere sarmamın fitilini ateşledi. Tezer Özlü'nün tüm kitaplarını okudum fakat ona ait anıları ve arkadaşı ile mektupları hayata edebiyata, bazı yazar arkadaşlarına, ülkeye siyasete bakış açısı eleştirisi o kadar tanıdık ve benimde içimden geçen şeylerdi ki, onu neden sevdiğimi bir kez daha anladım. Keşke daha uzun olsaydı dedim, Tezer Özlü'nün vefatı ile son bulan güzel mektuplar.
Sonrasında Mina Urgan, keşke oturup sohbet edebilseydim dediğim diğer isimlerden biri. Bir Dinozor'un Anıları ve Bir Dinozor'un gezileri okuması çok keyifli. Hepsine tek tek sırayla geleceğim, vaktim olursa alıntılayabilirim ama az önce yaptım cidden çok meşakkatli.
Pandemi döneminde deyim yerindeyse eve kitap stokladım, baya abarttım diyebilirim. Bu türden okuduğum diğer kitaplar belirttiğim gibi zamanla alıntılayacağım.
Huzursuzluğun kitabı ve Yaşama Uğraşı okuduklarım.
Bulantı ve Sylvia Plath Günlükler okumak için sırada bekleyen kitaplar.
Şuan İtalo Sevivo / Zeno'nun Bilinci'ne başladım bitince görüşürüz.
son yazımdasııın gelirim yineğğğ :)
YanıtlaSilCanım deeptone, çok teşekkürler.
SilBen de ordan keşfedip geldim, takipte olacağım. Mine urgan gerçekten bambaşka, size katılıyorum. Pandemi size yaramış, ne kadar çok okumuşsunuz. Benim maalesef öyle bir firsatim olmadı, yine de ufak tefek okudum, ufak tefek yazdim iste... sevgiler.
SilHoşgeldiniz. Kalbi aklı ruhu güzel Deeptone güzel insalar getirdi
Siltekrar teşekkürler.
Uzun zamandır benimde fırsatım olmuyordu. İş çocuk ev vs. Ortadan kaybolduğum bu 6 yıla 2 evlat sığdırdım bende, o yüzden zor oluyor vakit bulmak anlıyorum bugudili anne :) Sevgiler, tekrar hoşgeldiniz.
Sylvia Plath'ın sadece Sırça Fanus'u okumuştum. Biraz da çekiniyorum okumaya daha fazla ve Tezer Özlü'yü de öyle. Fazla içselleştirmeye yatkınım okuduklarımı, izlediklerimi.
YanıtlaSilKitaplarını okuduğumda öğrencisi olsaydım keşke dediklerim var benim sohbetten ziyade :)
Evet o da güzel. Öğrencisi, komşusu, arkadaşı, mektup arkadaşı hayatının bir köşesinde olmak fikri bile insana kendini iyi hissettiriyor.
SilEvet Tezer, Plath, fazla içsel duygusal insanlar karamsarlığa kapılınabilir ama artık etkilemiyor beni. Tezer ve Plath demişken Virgina Wolf, Nilgün Marmara'yı da unutmamak gerek..
Sizin için Tezer Özlü'den Leyla Erbil'e Mektuplar kitabında altını çizdiğim alıntıları hazırlıyorum. Tezer hakkında fikriniz oluşur belki diye. Yazmak biraz zaman alacak ama şimdiden iyi okumalar.
SilAlıntı okumayı çok severim, sabırsızlıkla bekliyorum.
SilAkşam paylaştımblogda mevcut, iyi okumalar.
Sil